Yaşadıklarımız ve yaşayacaklarımız arasında nasıl bir denge vardır, bilir misiniz? Her ne kadar “geçmiş geleceğin anahtarıdır” gibi bir söylem varsa da ne kadar tutarsız gelir bana. Sanki hiçbir şey değişmeyecek ve değiştirilemeyecek. Eh bazen bu söylem rahatlatır, bazen de korkutur. Aslında neyi istediğinizi bilmek, ne yaptığınızla gerçekleşir. İstediklerim olmadı demek bunu her seferinde şansa, kadere bağlamak çok kolay da, asıl olan yaptığınızın sonucuna katlanmaktır.
İzlediğim yol hayatımın içinden geçer. Bu yol beni nereye kadar götürür ve bana ne sağlar orası malum. Yanlış yaparız yine de yanlış. Olsun güçlenmek için yanlış da yapmak lazım ve güçlenmeye çalışırken tükenmekte var işin içinde. Niye orta bir yol bulamayalım ki. Bu kafayla gidersem değil orta yol, yol bulamayacağım anlaşılan. Pek de çaresiz gözüksem de zavallı değilim hiç olmazsa. Hayatımın içinden bir yol geçmiyor. Başka ne var diye bakıyorum. Tekrarlanan ama hiçbir yere varmayan bir takım şeyler. İş, aile, arkadaş, para ve ben; olmazsa olmaz pek çok şey. Aslında hiçbir şey…
Neyle yetineceğimi bilmiyorum. Bu beni açgözlü yapıyor gibi. Niye öyle olmayayım ki. Doymak isteyip de doyamadığım o kadar çok şey var ki. Ben hiç olmazsa doyup da doymak bilmeyenlerden çok daha iyiyim. Hayatımın içindeki tüm o şeylerin farkındayım en azından, kıymet biliyorum, belki de kıymetim biliniyordur. Karşılıklı olduğu sürece sorun yok. Yeter ki bileyim.
Hayatımın içinden geçen her şey beni var ediyor. Kimi zaman iyi oluyorum, kimi zaman kötü. Her ikisi de var olduğum için önemli. Tuhaf olan ise kötü olanlarında beni mutlu ettiği. O zaman da iyi olanlarla avunmak yerine kötü olanların da tadını çıkarıyorum. Teselliyi nerde bulacağımı biliyorum. İlla ki söylenmesi gerekmiyor. Hayatımın içindeki saçmalıkları keşfediyorum. Varsın teselli desinler. Kime ne……
Arada bir müzik dinleyip dans ettiğiniz ya da müziksiz dans ettiğiniz oldu mu? Olmuştur mutlaka. Kimi zaman eğlenmek, kimi zaman dinlenmek, kimi zaman hobi, kimi zaman öylesine….
Ritminiz yoksa dans edemezseniz. İsteseniz bile bir şey sizi tutar. Görülecek beğenilmeyecek, dalga geçilecek diye. İşte o zaman dans etmekten köşe bucak kaçar, hatta dans edenleri sevmemeye başlarsınız. Oysa ritminiz ruhunuzdadır, bedeninizde değil. Estetik görünme kaygısı sizi alıkoyar bazı şeylerden. Bu kadar mı önem verirsiniz etrafa.
Kendinize değer verip, değersiz kılma konusunda sanki bir beceriniz-beceriksizliğiniz var gibidir. Size iyi gelecek şeylerden kaçınmaya başlıyorsanız alarm çalıyor demektir. Yapacağınız şey sadece zor elde edeceğiniz şeyler değil, basit ulaşılması kolay şeylerdir oysa.
Hadi dans edelim, sevdiğiniz müziğe ayak uydurun ruhunuzla. Dinleyin ve kaptırın kendinizi. O kadar zor olmadığını göreceksiniz, anlayacaksınız. Nasıl olsa sahneye çıkmayacaksınız. Kimsenin sizi alkışlamayacağını biliyorsunuz, buna ihtiyacınız da yok. Rahatlayın yeter. İster bedeninizle ister ruhunuzla.
Hadi dans edelim…..
Oflaya puflaya başladım güne. Oysa ne pazartesi ne de diğer günler. Öylesine bir gün işte. Artık karamsar olmaya karar verdim. Galiba hüznü seviyorum. Oysa kim sever ki hüznü. Sanki ruhuma bir pençe yapışmış, yüreğimi sıkıyor da sıkıyor. Ne kadar tuhaf. Hep iyi olmaya çalışmamın çabasının sonucu mu diye düşünüyorum. O kadar uğraştım ki sonuçta yoruldum ve karamsar olmaya başladım. Bu da iyi olmak gibi geçici bir şey galiba. Zaman zaman iyi hissetmek ve zaman zaman kötü hissetmek, doğal sayılır benim için. Nasıl olsa iyi olmayı bilmem karamsarlığımın geçeceğini bilmek kadar doğal. Zamanla mı ilgili bu, yoksa bir şey yaşadım da ondan mı? Neyle ilgili olduğunu bilmek bazen önemli geliyor. Bazen ise gereksiz. Asıl bilmem gereken nasıl olsa geçeceği. Ya geçmezse. İşte o zaman ne yapacağımı düşünürüm. Seçenekleri unutmadığım sürece işim kolay. Karamsarım ama işin içinden çıkamazsam ne yaparım? Yararlanacağım şeyleri biliyorum. Nasıl olsa her yerde de bir şeyler yazıyor. O kadar çok öneri var ki. Birini seçerim, olmazsa bana uyanı bulurum. Bitiririm şu karamsarlığı.
Karamsarlığımı seviyorum, Mutluluğumu ise daha fazla.
Telif Hakkı © 2024 Ömer Saatcıoğlu - Tüm Hakları Saklıdır.
Web sitesi trafiğini analiz etmek ve web sitesi deneyiminizi optimize etmek amacıyla çerezler kullanıyoruz. Çerez kullanımımızı kabul ettiğinizde, verileriniz tüm diğer kullanıcı verileriyle birlikte derlenir.